Bir önceki blog yazısında ifadelerimizin altında yatan çocuk, ebeveyn ve yetişkin modlarının yaratım sürecinden bahsetmiştik. Arabuluculuk müzakerelerinde bu modları hem arabulucunun hem de katılımcıların bakış açısından gözlemlemek mümkündür.
İletişim bir etki-tepki zincirinden oluşur. İletişimi başlatan ilk ifade, tavır ya da jest zincirin ilk halkasıdır. Bu etkiye karşılık verilen tepki de karşıdaki kişi için bir etki yaratır. Bu etki-tepki sürecine işlem denir. Her eylem ve tepkinin altında çocuk, ebeveyn ve yetişkin modlarımız yatar. İfadelerimiz bazen tek bir modu, bazen de birden fazla modu içerir. Örneğin çatışan kişilerden biri "Taleplerimden asla taviz vermeyeceğim!" dediğinde bu sadece ebeveyn modunu içeren bir cümledir. Ancak "Neden yine kızgınsın?" sorusu hem cevap arayan yetişkin modunu hem de "yine" kelimesinin kullanımı nedeniyle ebeveyn modunu içerir. İşlemleri incelememizin temel nedeni, bu etki-tepki sürecinin altında hangi modların yattığını analiz etmektir.
Çocuk modu, arabuluculukta çatışma yaşayan kişilerin ifadelerinde sıklıkla gözlemlenir. Çocuk modu, kişinin duygularının bir kaydıdır. Çatışmanın tırmandığı bazı arabuluculuk süreçlerinde taraflar öfkelerinin kurbanı olurlar. Düşünmeden sadece hafızalarında depoladıkları öfke ifadelerini yansıtırlar. Aile arabuluculuğu gibi kişiler arasında güçlü duygusal bağların olduğu arabuluculuk süreçlerinde çocuk modunun ağlama ya da üzüntü yoluyla ortaya çıktığı sıklıkla görülür. Arabuluculukta kişiler yetişkin temelinde iletişim kurmayı başardıklarında çözüm kendiliğinden ortaya çıkar. Çatışma yaşayan kişiler çocuk ya da ebeveyn modundan çıkamadığında aynı zeminde buluşmanın mümkün olmadığı sıklıkla gözlemlenmektedir.
Ebeveyn modu, arabulucuların da içine düşmesi muhtemel bir moddur. Arabulucunun tarafların uygun bir zeminde iletişim kurmalarını sağlama çabası bazen ebeveyn moduna geçmesine neden olur. Ebeveyn modu çoğu zaman gereklilik kipi olan "-meli" ile kendini gösterir. Arabuluculuk sürecini diğer alternatif uyuşmazlık çözüm süreçlerinden ayıran temel özelliklerden biri de arabulucunun taraflara herhangi bir sonuç dayatmaması ve sonucun taraflarca ortaya konmasıdır. Arabulucu bir karar mercii değildir. Bu nedenle arabulucunun tarafların birbirlerini anlamalarını sağlamak için yetişkin modunda olması gerekir.
Çocuk ve ebeveyn modları eylemlere otomatik olarak tepki verme eğilimindedir. Buna karşılık, bir önceki blog yazısında da belirttiğimiz gibi, yetişkin modu veri toplama ve analiz etme ile ilgilidir. Otomatik bir tepkiden ziyade bir değerlendirme/düşünme süreci içerir. Sağlıklı bir arabuluculuk için, arabulucunun ve çatışmanın katılımcılarının yetişkin modunda kalmak için izleyebilecekleri bazı adımlar vardır.
- Çocuk ve ebeveyn modlarınızı analiz edin ve iletişimde nasıl göründüklerini gözlemleyin. Kendi modlarınızın farkında olmak, ortaya çıktıklarında onları analiz etmenize ve yetişkin moduna geçmenize yardımcı olacaktır.
- Çocuk ve ebeveyn modlarının otomatik modlar olduğundan daha önce bahsetmiştik. Gerekirse bu modların iletişim anında otomatik olarak ortaya çıkmasını engellemek için tepki vermeden önce bir süre beklemekte fayda var.
- Size yöneltilen ifade tarzını gözlemleyin. İletişim kurulan diğer kişinin ruh halini ve konumunu anlamaya çalışmak faydalı olacaktır.
Transaksiyonel analizin sonunda arabulucu ve çatışma yaşayan kişiler çocuk ve ebeveyn modlarından çıkabilirler. Bu sayede arabuluculuk görüşmeleri, kişilerin kendi ihtiyaçlarını ifade ettiği ve karşısındaki kişinin ihtiyaçlarını anlamaya çalıştığı şiddetsiz bir iletişim ortamında gerçekleşir.
Harris, A. Thomas, "I'm OK, You're OK", 1967 s. 99-135.